cilt bakımı etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
cilt bakımı etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

Yağlı Göz Kapaklarına 4 Adımda Veda

Yağlanan göz kapakları hem normal/karma ciltlerin hem de yağlı ciltlerin en büyük problemlerinden biri. Bu problemden dolayı göz makyajı yapmak ve bunun kalıcılığını gün boyu sağlamak neredeyse imkansız hale gelebiliyor.




Bu yağı cildimiz ürettiği için bu sorundan tamamen kurtulmak mümkün olmasa da, en aza indirmek ya da bir kaç ufak püf noktayla üzerini kapatmak bizim elimizde.


Bunun için 4 basit adımımız var aslında...

1. Göz Kremi

Göz kremleri kırışıklıklaro önlemek ve yeterli nemi sağlamak adına genelde yoğun kıvama sahiptirler. Bu yoğun kıvamda gün içinde varolan yağlanmamızı arttırabilir. Bu sebeple göz kremlerini sabah yerine akşam yatmadan önce kullanmak gündüz yağlanmanızı azaltacaktır.

Aynı zamanda makyajdan önce ya da sabahları kullandığınız yüz nemlendiricilerinizi sürerken göz çevrenizden uzak durmanızda fayda vardır.

2. Temizlik

Sabahları kalktığınızda tüm gece vücudunuz üretiği yağlarla beraber gece yatmadan sürdüğünüz kremlerin etkisiyle cildinizde bir tabaka oluşur. Bu da göz kapaklarında aşırı yağlanmaya sebep olur, bu yüzden makyajımızı yapmadan önce yüzümüzü ve gözlerimizi uygun bir temizleyiciyle iyice yıkamanız gün içinde yağlanma riskinizi azaltacaktır.

3. Far Bazı

Bütün bu adımlardan sonra uygun bir far bazı kullanmanız hem yağlanmayı azaltacak hem de göz makyajınızın uzun süre dayanmasını sağlayacaktır.

Şu anda pek çok drug store da kesenize uygun pek çok markanın far bazı bulunmaktadır. Bunlardan birini tercih edebilirsiniz.






4. Pudra

Bu adımı ister far bazından sonra isterseniz de far bazı olmadan uygulayabilirsiniz. Tam etki için ikisini birlikte kullanmanızı tavsiye ederim.

Ancak far bazınız yok ise yüzüne uyguladığınız renkli ya da renksiz matlaştırıcı bir pudrayı göz kapaklarınıza uyguladığınızda, kesinlikle gün boyu yağlanma problemi yaşamayacağınıza emin olabilirsiniz.

Buradaki püf nokta pudrayı bol bol değil, ince bir tabaka halinde ve pudra süngerinizle ile göz kapağınıza iyice yedirerek uygulamanızdır. Eğer bundan fazlasını uygularsanız kalıntı yapacaktır .

Tüm bu adımladan sonra göz makyajınızı yapmaya başlayabilir ve gün boyu bozulmadığını keyifle gözlemleyebilirsiniz.

Keyifli makyajlar...


Eylül 2015 Favorilerim


Bu ay için favori ürünlerimi sıralamak istiyorum.

Öncelikle Eylül ayı yazdan sonbahara doğru bir geçiş ayı olduğu için bu ayki favorilerim genelde nemlendiriciler.

Vücudumuzda havaların değişmeye başlamasıyla değişimler olur. Nem dengesini kaybeden vücudun bu dönemde extra bolca nemlendirilmeye ihtiyacı vardır.

Eminim sizlerde bu ay içinde ellerinizin kuruduğunu hissettiniz. Ellerimiz için 2 favori el kremim var. İlki Body Shop Absinthe Purifying Hand Cream. Gerçekten ellerde uzun süreli nem sağlıyor, yağsız formülü cilt tarafından anında emiliyor. Fiyatı 27,90 TL.

Body Shop Absinthe Purifying Hand Cream




İkincisi ise yılların markası Vaselin’den. Vaselin Intensive Rescue. Çok kuru ciltler için tasarlanmış bu el kremini tüm kış boyunca rahatlıkla kullanabilirsiniz. Fiyatı 8,90 TL.

Vaselin Intensive Rescue
Vaselin Intensive Rescue

Yine nemlendiricilerden devam edecek olursak, yine çatlamaktan bıkmayan dudaklarımıza gelelim. Bugüne kadar onlarca farklı ürün kullandım ve içlerinden ilk sıraya oturan tek bir ürün var. O da Neutrogena Dudak Nemlendiricisi. Hiçbir markanın dudak nemlendiricisine bu ürünü değişmem. Piyasa fiyatı 10 TL civarındadır. Kışa girmeden mutlaka edinin.


Neutrogena Dudak Nemlendiricisi
Neutrogena Dudak Nemlendiricisi

Son olarak da eylül ayında yazın sürdüğüm rengarenk, canlı, fosforlu ojelere veda ettim ve daha pastel ve koyu renk ojelere doğru geçiş yaptım. Bunların  içinden en severek sürdüğüm renk ise Pastel 103 oje oldu.

pastel 103
Pastel 103


Eylül favorilerim bunlar.

Bir sonraki ay yeni favorilerimde görüşmek üzere.

Keyifli günler.



Cilt Lekeleriyle Savaş 3 – Dermalogica C-12 Pure Bright Serum


Bugünkü yazımda daha inatçı cilt lekeleriyle savaşıyoruz...

Yıllardır cildinizde yer edinen, rengi koyu olan ve açılmak bilmeyen, naptıysanız vedalaşamadığınız lekelerinizden kurtulmaya hazırsanız başlayabiliriz.

Bu uğurda onlarca ürün eskitmiş ve denemiş biri olarak size benim best of ürünümü söylemek istiyorum. Dermalogica C-12 Pure Bright Serum.



Önce biraz dermalogicadan bahsetmek istiyiorum. Eminim aranızda bu markayı çok iyi tanıyanlar vardır.. Tabii sadece adını duyanlar ya da hiç duymayanlar da vardır. 

Bu markanın benim için yeri ve önemi ayrı. Yaklaşık 7 yıldır  değişik ürünlerini kullanıyorum. Memnun kalmadığım tek bir ürünü bile yok, her zaman beklediğimden bile daha fazlasını verdi bu marka. Bunun altında yatan birkaç sebep var, bu yüzden kısaca hemen birkaç bilgi vermek istiyorum.

                  - Dermalogica ABD’de 1986 yılında kuruluyor. Bu yüzden oldukça köklü ve alanında kendini ispatlamış bir firma.
·                         -  Tüm üretimlerini ABD’de gerçekleştiriyorlar. (Diğer bazı markalar gibi asyada üretim yapılmıyor)
·                        -     Hiçbir zaman hayvanlar üzerinde deney yapmıyorlar.
·                        -      Her türlü cilt tipine ve problemine karşı çözümleri mevcut.
·                        -    Tedaviniz için bakım seti almak zorunda değilsiniz.(Yıkama                 jeli+tonik+nemlendirici+maske+...).   Birçok marka ürün satmak için bu setleri yapıyor ve tedavinizin ancak tüm seti kullanarak sonuçlanacağını söyleyerek aslında ihtiyacınız olmayan pek çok ürün satıyor size ama dermalogicadan sonuca odaklı tek bir ürünü alıp çıkabilir ve sonuç alabilirsiniz.

Gelelim lekelerimizi iyileştirecek mucize ürünümüze... Dermalogica C-12 Pure Bright Serum.




Ürün gerçekten anlatıldığı gibi mucize bir ürün. Piyasada 400 TL ve civarında satılmaktadır. Fiyat gözünüzü korkutmasın çünkü ürün 1 yıl kadar kullanılabilir. Serum formunda olduğu için çok küçük miktarlarda kullanılmaktadır. Yılda 2-3 ürün alıp denemeniz ya da kullanmanız size daha pahalıya patlayacaktır.




Bu ürünü gözüm kapalı tüm yakınlarıma ve sevdiklerime tavsiye ettim.
Muhteşem geri dönüşler aldığım için burada gönül rahatlığı ile paylaşıyorum.







Lütfen sizde geri bildirimlerinizi veya görüşlerinizi benimle paylaşın...


Güzel günler dilerim...

Cilt Lekeleriyle Savaş 2 – En Etkili Bitkisel Çözümler


Cilt lekeleri hakkındaki bir önceki yazımda, lekelerle tanışmış, neden oluştuklarına dair bilgiler vermiş ve oluşmalarını nasıl önleyebileceğimiz hakkında birkaç ipucundan bahsetmiştik. Güneş koruyucuların önemini tekrar tekrar vurgulamıştık. Daha fazlası için tıklayın.

Bugün ise cildimizde oluşmuş olan cilt lekerine doğal çözümler arayacağız.

Öncelikle bilmeniz gereken şey; doğal yollarla ve bitkisel çözümlerle malesef ki var olan lekelerimizi tamamen yok edemiyoruz.

Ancak koyu renkli olan lekelerin rengini oldukça açabilir, yeni oluşmaya başlamış olanları ise daha başından engelleyerek büyümelerini önleyebiliriz.


İnternette bununla ilgili bolca maskeye ve tarife rastlayabilirsiniz. Ben size bunlardan denediğimi ve en beğendiğmi sunacağım. Sonuç almadığım diğer tariflerden ise biraz bahsederek tercihi size bırakacağım.

Tarifimiz için malzemeler şu şekilde...
1 çay kaşığı karbonat
3 damla limon suyu
1 kaşık yoğurt
1 çay kaşığı zeytin yağı

Malzemelerin hepsini bir kaba koyarak birbirlerine geçtiğinden emin olana kadar karıştırın. Bu karışımı göz ve dudak bölgenize değmeyecek şekilde yüzünüze sürün. Kuruyana kadar bekleyin. Kuruduktan sonra 10 dakika daha bekldikten sonra, elinizle ovalayarak ve ardından soğuk su ile durulayarak temizleyin. Lekelerin sıklığına ve koyuluğuna göre haftada 1 veya 2 kere uygulayabilirsiniz. 
Oldukça kuvvetli bir maske olduğu için haftada 2 kereden fazla yapmanız cildinizi tahrip edebilir.

Bu maskeyi haftada 2 kez 1 ay boyunca denedim ve sonuçları gerçekten gözle görünür biçimde açıktı. Ancak lekeler zamanla açıldığı için ve gözümüz alıştığı için bunu farkedemiyor olabilirsiniz.
Bu sebeple birkaç lekenizin uygulamaya başlamadan önce gün ışığında resmini çekmenizi tavsiye ediyorum. 1 ay sonra yine aynı lekelerin aynı ışıkla resmini çektiğinizde farkı açık olarak görebilirsiniz.

Bunun dışında yine internetten bulduğum, denediğim ve sonuç alamadığım 3 ayrı maske daha var. Maskeleri tek tek paylaşmayacağım ancak bu 3 maskenin temel içerdiği maddelerden bahsedeceğim. 1 tanesi gül suyu, 1 tanesi sirke ve 1 tanesi de salatalık içerikliydi. Bunları da uzun süreler denedim ve hiçbir sonuç alamadım ne yazik ki.

Bir sonraki yazımda doğal yollarla çözüm alınamayan lekeler için bazı derma-kozmetik ürünlerden ve diğer çözümlerden bahsediyor olacağım.

Keyifli günler...




Cilt Lekeleriyle Savaş 1

Güneşin zararlı etkileri, küresel ısınmayla beraber gittikçe artarken, cildimiz üzerindeki olumsuzlukları da bizlerin canını sıkmaya başladı.

Cilt lekerinizden şikayetçiyseniz öncelikle şunu söylemeliyim ki yalnız değilsiniz. Günümüzde artık her 3 kadından 1'i cilt lekeleriyle savaş vermekte. Özellikle 30 ve üzeri yaş grubuna geldiğimizde bu oran her 3 kişiden 2 kişiye kadar yükselmektedir.

Kozmetik dünyasında neredeyse çözümsüz bir mesele yoktur. Ancak bilmemiz gereken şey bazı cilt problemleri daha kolay çözümlenirken bazı cilt problemleri ise sabırlı ve istikrarlı bir bekleyiş gerektirebilir. Cilt lekeleri de bunlardan biri.

Yapmanız gerekenleri düzenli olarak yaptığınız taktirde şikayetleriniz ya tamamen yok olacak ya da yok denecek kadar az sayıya inecektir. Buna emin olabilirsiniz.



Cilt lekeleri derin ve birçok farklı sebepten oluşabileceği için bunu tek bir yazıda anlatmak oldukça zor ve faydasız olacaktır. Bu yüzden cilt lekeriyle ilgili bir dizi yazı yazmaya ve adım adım bu problemi anlamaya, anlatmaya ve çözmeye çalışacağız.

İlk yazımızda biraz cilt lekerinin basitçe nasıl oluştuğu, leke çeşitlerini, önlemek için neler yapılabileceğinden bahsedeceğim.

Lekeler, cildimizdeki melanosit hücrelerinin salgılamış olduğu melanin adlı pigmentin cildimizde birikmesi sonucunda oluşur. Belli başlı sebepleri şunlardır; Uzun süre boyunca güneşe maruz kalmak ya da güneşlenmek, genetik yatkınlık, kullanılan bazı kimyasal maddeler ya da ilaçlar, hamilelik, kullanılan hormonal tabletler, doğumsal faktörler, yanlış cilt bakımı uygulamaları, akne, stres, yaşlılık ve menapoz.

Sebepleri farklı farklı olduğundan, sonucunda ortaya çıkan lekeler ve tedavi yöntemleri de farklı farklıdır.  Farklı sebeplerle oluşan leke çeşitlerini de özet olarak şu şekilde sıralayabiliriz;

  1.     ..   Güneşe bağlı oluşan cilt lekeleri
  2.        Melazma (klozma, hamilelik maskesi)
  3.            Fotoalerjik reaksiyonlar
  4.           Solar lentigo (yaşlılık lekeleri)
  5.          Yara iyileşmeleri sonrasında oluşan lekeler
  6.           Çiller



Çeşitler ne sebeple olursa olsun, temelde unutmamamız ve bilmemiz gereken en önemli faktör güneştir. Sebebi yada oluşumu neye bağlı olursa olsun, lekeyi tetikleyen, büyüten ya da iyileşmesini geciktiren tek şey de yine güneştir. 
Bu yüzden yazı serisine daha derin bilgilerle devam etmeden önce öğrenemeniz gerekn şey, yüzünüzü (şikayetiniz olmasa da mutlaka!) ve vücudunuzda lekelerden şikayet ettiğiz her bölgenizi YAZ-KIŞ mutlak surette güçlü bir anti UVA-UVB içeren bir güneş koruyucuyla korumak.

İnanın bu hepimizin bildiği ancak çok azımızın uyguladığı bu kaide lekelerle savaşta çok ama çok büyük bir adımdır. Eğer bunu alışkanlık haline getirebilirsek bundan 1 yıl sonra çıkabilecek bir lekeyi bugünden çoktan önlemiş olursnuz. Ya da var olan lekelerinizin cildinize daha da yerleşmesini ya da koyulaşmasını önlemiş olursunuz.

Aşağıdaki resme bakıp sonra altındaki kısa açıklamayı okuyun lütfen... Biraz da netleşebilir durum sizin için...





Amerika da yapılan bir deneyde 20 yıllık bir süreçte, tek yumurta ikizleri incelenmiştir. Genetik faktörleri aynı olan ikizlerden bir tanesi 20 yıl boyunca güneş kremi ile yüzünü korurken diğeri hiçbir koruma kremi kullanmamıştır. Resimde 61 yaşında olan ikizlerin ciltlerinin arasındaki fark inanılmaz. Ve bu sadece güneş kremi kullanıp kullanmama ile alakalıdır!

Bu yüzden lütfen bu alışkanlığı önemseyip önemsememeyi bir kez daha düşünün.

Bir sonraki yazıda çeşitli kremler ve tedavileri yazıyor olacağım.

Sevgiler...




Cildinizi Nemlendirin Kiehl's Ultra Facial Cream

Kış yaklaşırken cildimizi ve dudaklarımızı bir kuruma telaşı sarar.

Her kış bu kuruluk ve çatlaklara sert bir mücadeleye gireriz. Bu mücadelede en büyük destekçilerimiz tabii ki kozmetik ürünler.

Son yıllarda tüm uzmanların ve doktorların sölediği gibi ciltteki tüm kötülüklerin anası nemsizlik. Kırışıklık, kuruma, dökülme, pullanma, hatta sivilce ve fazla yağlanmanın sebebi bile yeteri kadar nemlendirilmeyen cilttir. Bu yüzden bu kış başlamadan silahlarımızı kuşanalım istedim.

Uzun zamandır uzaktan takip ettiğim ve kullanan arkadaşlarımdan aldığım tavsiyelerle Kiehl’s ürünlerine karşı bir sempatim gelişti. Bu yüzden bugün tanıtacağım ürün Kiehl's Ultra Facial Cream.
Kiehl's Ultra Facial Krem
Kiehl's Ultra Facial Cream



Ben bir ürünü incelemeden ya da karar vermeden önce ilk yaptığım iş üretici firmayı araştırmak olur. Bu yüzden sizlere de önce Kiehl’s hakkında kısa bir bilgilendirme geçeyim...










Daha detaylı bilgi için buraya tıklayıp, markanın kendi sitesini özgürce inceleyebilirsiniz.

Gelelim ürünümüze...

Kiehl's Ultra Facial Cream :

Özellikle kış aylarında kullanabileceğiniz iyi ürünlerden bir tanesi. Uzun süreli nemlendirme özelliği var. Sabah ve akşam kullandım. Yüzüm yumuşacık oldu. Ayrıca sivilcelenme de yapmadı.Özellikle kışın cildim extra nemlendirilme istiyor sanki susuz kalmış gibi. Fazla gerilip kuruyor ve zaman zaman acıyor kuruluktan Kiehl's markasının bu kremi çok iyi geldi. Azıcık ürün tüm yüzü nemlendirmeye yetiyor.




Eğer cildim yağllı yada yağlanmaya müsait diyorsanız aynı ürününün yağlı ciltler için olanı da mevcut. Fiyat ya da içerik olarak farkları yok sadece bu ürün ciltte eksta yağlanma ya da parlama yapmıyor. Resmi ve detayları alt tarafta görebilirsiniz. 




Her iki ürün de ciltte hiçbir sivilce ya da siyah noktaya sebebiyet vermez. 

Ürünleri satın almak ya da daha fazla bilgi edinmek için tıklayın. Firma kargo için ekstra ücret talep etmiyor ve mağaza fiyatlarıyla tamamen aynı, ayrıca internet siparişlerinde diğer ürünlerinden 1 ya da 2 adet tester ürün de gönderiyorlar.

Keyifli alışverişler...






Yağlı Ciltler için En İyi Bronzlaştırıcı Yağ

Evet yaz geldi, planlar yapıldı bizleri de bir bronzlaşma telaşı sardı.

Hepimiz biliyoruz ki bronz bir ten her zaman daha güzel durur, açık renk kıyafetlerle süper olur, bazı rahatsız edici cilt kusurlarını kapatarak daha pürüzsüz bir ten görüntüsü verir. Böylece hepimiz bronz bir tenle daha mutlu oluruz.

Ancak çalışma hayatı ya da ekonomilk sebeplerler yüzünden bir çoğumuzun tatil günler belki birkaç hafta ya da birkaç günle sınırlıdır. Bu sınırlı günde zarar görmeden güneşten en yüksek verimi alarak bronzlaşmak ise hepimizin temel hedeflerindendir...:)






Kısa bir sürede yoğun ve kalıcı bronzluk hayal edenler için, hepsi denenmiş olan 3 ürün sıralayacağım şimdi sizlere. Her ürünün kendi özelliklerine ve kullananlara göre değişebilen avantaj ve dezavantajları var. Bunları paylaşıyor olacağım, ancak vereceğim sıralama tamamen şahsıma ait olup, gerçek deneyimlerime dayanmaktadır, hadi başlayalım

              1. Garnier Intense Bronzlaştırıcı Yağ

Bugüne kadar en çok verim aldığım bronzlaştırıcı yağ bu. Çok kısa süerede kızarmadan ve haşlanmadan kahverengi bronz bir tene bu yağ ile ulaşabilirsiniz. Ben buğday tenli biri olarak 2 günde çikolata kahve rengini elde ediyorum. Daha beyaz tenliler için ise bu süre 3 günü geçmeyecektir. Kesinlikle ciltte kırmızı bir görüntü yaratmıyor.
Alırken dikkat etmeniz gereken bir unsur şişede mutlaka INTENSE yazması. Aynı yağın normal olanı da var ancak bu yoğun bronzluk veren bir yağ. Piyasa fiyatı 20-25 TL arasında değişiyor.             

Garnier Intense Bronzing
Gariner            
    

    2. Hawaiian Tropic Dark Bronzlaştırıcı

İkinci sırada son yıllardır popülerliği hızla yayılan hawaiian marka bronzlaştırıcı mevcut. Bu da hemen hemen garnierle aynı sonuçları veriyor. Ancak sevmediğim yanı vücutta kolay emilmemesi ve aşırı yağlı olması, kimi zaman ciltte ufak noktalar şeklinde sivilcelenmelere sebep oldu bende. Bu yüzden yağlı ya da sivilceye eğilimi olan ciltlere bunu kullanmalarını önermezken, kuru cilde sahip olanların bu ürünü kullanması tam isabet olabilir. Piyasa fiyatı 25-35 TL arası değişmektedir. Ancak heryerde bulamayabilirsiniz. Şimdiden almak için tıklayın.
Hawaiian Intense Bronzing Oil
Hawaiian Tropic



     3. Eda Taşpınar Yoğun Bronzlaştırıcı Yağ

Eda Taşpınar Tanning Oil
Eda Taşpınar Bronzlaştırıcı

İlk çıktığında büyük merakle ve büyük beklentilerle aldığım bir üründü. Ancak bende beklenen etkiyi yaratmadı açıkcası, önceki iki üründen çok da farkı yok klasman olarak. Ve diğer iki marka bu markaya göre daha eski ve bilindik olduğu için ancak 3. Sırayı alabidi. Yağ yapısı olarak hawaiian kadar yoğun değil, bu yüzden yağlı ciltler de dilediği gibi kullanabiliri ancak yine de yüz kısmına sürmenizi tavsiye etmem.  Eda taşpınar bronzluğuna ulaşmanız için ise tıpkı onun gibi 3 ay tatil yapıp güneşlenmeniz gerek, kısa sürede mucize bekliyorsanız bu ürün size göre değil.  Piyasa fiyatı 40-50 TL arasında değişmektedir.





Fiyat-fayda analizine göre yaptığım bir sıralamanın daha sonuna geldik. Buradan deneyimlerime ve kendi bütçenize uygunluğuna göre dilediğiniz ürünü seçebilirsiniz.

Şimdiden iyi tatiller, çikolata tadında bronzluklar dilerimmm.. xoxo....


Yağlı Ciltler icin En iyi Nemlendirici - La Roche Posay Effaclar Matt

Yağlı ciltlerle bir çoğumuzun başı dertte...

Uğraşıyoruz, didiniyoruz, kremler, temizleme jelleri, peelingler, tonikler, maskeler derken dünyanın parasını harcıyoruz çoğu zaman.  Ancak cildimizi yağlarından arındırmaya çalışırken genelde en önemli adımı atlıyoruz... Nemlendirme...

Birçoğumuz belki de ciltlerimiz yağlı olduğu için nemlendirilmeye ihtiyacı olmadıklarını düşünüyoruz. Bu yanlış düşünceler içinde cildimizi nemden uzak ve daha çok yağlanmaya mahkum ediyoruz istemeden.


yağlı ciltleri nemlendirme
Yağlı Ciltler için En İyi Nemlendirici

Bu yüzden her şeyden önemlisi yağlı cildiniz için mutlaka bir nemlendirici kullanmanız gerektiğini bilmeniz. Tabi cildiniz diğer ciltlere göre daha hassas olduğu için ürün seçimi konusunda sizin de daha hassas olmanız gerekmektedir. Sadece nemlendirici yetmez yağlı ciltler için en iyi nemlendirici olması gerekir.

İşte tam bu noktada sizlere yağlı cildiniz için en iyi nemlendirici olan La Roche Posay Effaclar Matt ürününden bahsetmek istiyorum. İlk olarak doktorumun önerisiyle tanıştığım bu ürünü kullanmaktan yıllardı vazgeçemiyorum.

yağlı ciltler için nemlendirici
La Roche Posay Effaclar Matt

Cildi yağlandırmadan nemlendiriyor, ayrıca yüzünüzdeki yağ dengesini koruyarak fazla sebum üretmesini engelliyor, bu sayede siyah nokta oluşumu da engellenmiş oluyor.

Ürünün kendi sitesinde, ürünün faydalarını kısaca şöyle özetlemişler; “ebum düzenleyici özelliği sayesinde sebum dolu gözenekleri temizler, Çinko Pidolat ile parlamayı kaynağında önler. C ve E vitaminleriyle yağlı cilt problemlerini daha da arttıran sebum oksidasyonunu engeller. Böylece, günden güne sebum üretimini azaltır.”. Daha fazla için lütfen tıklayın.

Bu ürünün en sevdiğim bir diğer özelliği ise dünyanın parasını harcamak zorunda kalmamanız. Ürünün piyasa değeri 50-60 TL arasında değişmektedir. Zaman zaman bazı internet sitelerinde indirimleri takip ederseniz 45 TL’ye kadar temin edebilmeniz mümkün.

İnternette daha uygun fiyatlara bulmanız mümkün bunun için iki site önerim var size. Buradan ve buradan ürünü inceleyip satın alabilirsiniz.

Effaclar Matt


Bu kalitede bir ürün için oldukça güzel bir fiyat. Özellikle fahiş fiyatlı pahalı markaların ürünlerini düşündüğünüz zaman... Buradan doktoruma teşekkür ediyorum beni bu ürünle tanıştırdığı için... Yıllar boyu vazgeçilmezim olacak kalacak.

Sizde mutlaka deneyin, yağlı ciltler için en iyi nemlendiriciyi buldunuzJ

Sağlıklı günler...



Yağlı Cildin Parlaması Nasıl Önlenir?

Cildiniz Parlamasın...

Sevgili yağlı cilt muzdaripleri, merhabalar...

Sizleri burada görmekten epeyce mutluluk duyuyorum. Eğer siz bu satıları okuyorsanız doğru hedef kitleme ulaşmışım demektir J

Öncelikle şunu söylemeliyim ki bir yağlı cilt sahibi insanını ancak ve ancak başka bir yağlı cilt sahibi insan anlayabilir o yüzden doğru yerdesiniz.

Sabah kalktınız, yüzünüzü yıkadınız, kuruladınız, hiçbir sorun yok cildiniz gayet gergin ve sakin gözüküyor, mutlusunuz. Rahatça makyajınızı yapabilmeniz için hiçbir engel yok. Hatta diğer cilt tiplerine göre oldukça da şanslısınız. Cildiniz yağlı olduğu için makyaj yaparken hiç zorlanmıyorsunuz. Pul pul olma dökülme gibi problemleriniz yok. Çoğu zaman makyajınızın altına nemlendirici sürmek zorunda bile kalmıyorsunuz. Makyaj malzemeleri cildinizde kolayca tutunabiliyor ve emiliyor. Buraya kadar yağlı ciltler için herşey yolunda. Asıl problemlerimiz makyajımızdan birkaç saat sonra ortaya çıkıyor. Özellikle burun, alın, çene ve göz kapaklarımızın üstündeki yağlanmalar ve parlak görünüm saatler ilerledikçe can sıkıcı bir hal almaya başlıyor.

Bu parlamaları ve rahatsızlık verici görüntüleri önleyebilmek için birkaç püf noktası paylaşmak istiyorum.

Sabunla yıkamaya son. İlk ve en temel kural yüzün sabunla yıkanmaması. Bu genelde doğru bilinen bir yanlıştır. Sabun ilk etapta ciltteki yağı alır ve kuru bir görünüm verir. Ancak ilerleyen saatlerde fazla yağlanmayı tetikleyerek parlak bir görünüme sebebiyet verebilir bu yüzden eğer özel bir ürün kullanmıyorsanız yüzünüzü makyajdan önce sadece su ile yıkamanız yeterli olacaktır.

Su bazlı fondöten. Fondöten seçimi ikinci önemli noktamız. Mutlaka su bazlı fondöten kullanmanız gerekmektedir. Bunun için makyaj malzemesi satan yerlerdeki görevli arkadaşlardan yardım alabilirsiniz. Fiyat konusunda endişelenmeyin en uygun markaların bile su bazlı fondötenleri bulunmaktadır. Burada bir dipnot açmak istiyorum. Bazı markalar mat fondöten serileri mevcut. Bunlar aslında yağlı ciltler için en etkili fondötenler. Benim size tavsiye edebileceğim Flormat Mat Touch Foundation serisi. Piyasa fiyatı da oldukça uygun 25TL-30TL arasında değişiyor. Yağlanma, parlama ya da siyah nokta oluşumu yapmıyor.


Flormar Fondöten
Flormar Mat Touch Foundation


Transparan pudra. Ben garanticiyim diyenler için uygun fondöten seçiminden sonra transparan pudra ya da normal pudra kullanımı da yağlanmayı yavaşlatarak engellemize yardımcı olacaktır.

Bu 3 basit adımı uygulayarak gün içinde cildinizdeki parlamayı durdurabilirsiniz. Denemesi ve tavsiye etmesi benden, uygulaması sizden. Keyifli makyajlar...


Lütfen önerilerinizi paylaşın.
Blogger tarafından desteklenmektedir.