Güneşin zararlı etkileri, küresel ısınmayla beraber gittikçe
artarken, cildimiz üzerindeki olumsuzlukları da bizlerin canını sıkmaya
başladı.
Cilt lekerinizden şikayetçiyseniz öncelikle şunu
söylemeliyim ki yalnız değilsiniz. Günümüzde artık her 3 kadından 1'i cilt
lekeleriyle savaş vermekte. Özellikle 30 ve üzeri yaş grubuna geldiğimizde bu
oran her 3 kişiden 2 kişiye kadar yükselmektedir.
Kozmetik dünyasında neredeyse çözümsüz bir mesele yoktur.
Ancak bilmemiz gereken şey bazı cilt problemleri daha kolay çözümlenirken bazı
cilt problemleri ise sabırlı ve istikrarlı bir bekleyiş gerektirebilir. Cilt
lekeleri de bunlardan biri.
Yapmanız gerekenleri düzenli olarak yaptığınız taktirde
şikayetleriniz ya tamamen yok olacak ya da yok denecek kadar az sayıya
inecektir. Buna emin olabilirsiniz.
Cilt lekeleri derin ve birçok farklı sebepten oluşabileceği
için bunu tek bir yazıda anlatmak oldukça zor ve faydasız olacaktır. Bu yüzden
cilt lekeriyle ilgili bir dizi yazı yazmaya ve adım adım bu problemi anlamaya,
anlatmaya ve çözmeye çalışacağız.
İlk yazımızda biraz cilt lekerinin basitçe nasıl oluştuğu,
leke çeşitlerini, önlemek için neler yapılabileceğinden bahsedeceğim.
Lekeler, cildimizdeki melanosit hücrelerinin salgılamış
olduğu melanin adlı pigmentin cildimizde birikmesi sonucunda oluşur. Belli
başlı sebepleri şunlardır; Uzun süre boyunca güneşe maruz kalmak ya da
güneşlenmek, genetik yatkınlık, kullanılan bazı kimyasal maddeler ya da
ilaçlar, hamilelik, kullanılan hormonal tabletler, doğumsal faktörler, yanlış
cilt bakımı uygulamaları, akne, stres, yaşlılık ve menapoz.
Sebepleri farklı farklı olduğundan, sonucunda ortaya çıkan
lekeler ve tedavi yöntemleri de farklı farklıdır. Farklı sebeplerle oluşan leke çeşitlerini de
özet olarak şu şekilde sıralayabiliriz;
- .. Güneşe bağlı oluşan cilt lekeleri
- Melazma (klozma, hamilelik maskesi)
- Fotoalerjik reaksiyonlar
- Solar lentigo (yaşlılık lekeleri)
- Yara iyileşmeleri sonrasında oluşan lekeler
- Çiller
Çeşitler ne sebeple olursa olsun, temelde unutmamamız ve
bilmemiz gereken en önemli faktör güneştir. Sebebi yada oluşumu neye bağlı
olursa olsun, lekeyi tetikleyen, büyüten ya da iyileşmesini geciktiren tek şey
de yine güneştir.
Bu yüzden yazı serisine daha derin bilgilerle devam etmeden önce
öğrenemeniz gerekn şey, yüzünüzü (şikayetiniz olmasa da mutlaka!) ve
vücudunuzda lekelerden şikayet ettiğiz her bölgenizi YAZ-KIŞ mutlak surette
güçlü bir anti UVA-UVB içeren bir güneş koruyucuyla korumak.
İnanın bu hepimizin bildiği ancak çok azımızın uyguladığı bu
kaide lekelerle savaşta çok ama çok büyük bir adımdır. Eğer bunu alışkanlık
haline getirebilirsek bundan 1 yıl sonra çıkabilecek bir lekeyi bugünden çoktan
önlemiş olursnuz. Ya da var olan lekelerinizin cildinize daha da yerleşmesini
ya da koyulaşmasını önlemiş olursunuz.
Aşağıdaki resme bakıp sonra altındaki kısa açıklamayı okuyun lütfen... Biraz da netleşebilir durum sizin için...
Amerika da yapılan bir deneyde 20 yıllık bir süreçte, tek
yumurta ikizleri incelenmiştir. Genetik faktörleri aynı olan ikizlerden bir
tanesi 20 yıl boyunca güneş kremi ile yüzünü korurken diğeri hiçbir koruma
kremi kullanmamıştır. Resimde 61 yaşında olan ikizlerin ciltlerinin arasındaki
fark inanılmaz. Ve bu sadece güneş kremi kullanıp kullanmama ile
alakalıdır!
Bu yüzden lütfen bu alışkanlığı önemseyip önemsememeyi bir
kez daha düşünün.
Bir sonraki yazıda çeşitli kremler ve tedavileri yazıyor
olacağım.
Sevgiler...